Yeni Başlangıçlara

 Bu açıklamayı ya da “güzel bi şeyler oluyor” fotoğrafı görüyorsanız bilin ki hiç bir bok olmuyor.

Valla bak. 

Son zamanlarda çok görmeye başladım. “Yeni başlangıçlara kalktı bu gece kadehler” he ya he.

Bunlar yaratılan gizemler ile size kendinizi kötü hissettirmeye yönelik eylemler. İnsan bunlara bakıyor, sonra diyor ki ben hiç bir şey yapmıyorum. Herkes kendi yolunu buldu. 

Bunca yıldır öğrendiğim bir şey varsa o da bu hayatta yolunu bulan, belirtme ihtiyacı duymuyor arkadaşlar.

Ercüment Ovalı tweet atmıştı ya aşı buldum diye. 

Mesela aşıyı ben bulsam benim de yapacağım ilk iş tweet atmak olurdu. Geri sayım falan yapardım. Bu yüzden aşıyı ben bulmadım. 

Çünkü yani olayım aşıyı bulmak değil işin gösterişindeyim ben. Bu yüzden aşıyı Ercüment de bulamadı arkadaşlar. Benimle aynı sebepten.

Tarkan mesela. Canımız ciğerimiz di mi. Son bir senedir, “ben de özledim” , “yakında buluşuyoruz”, “ klip geliyor” falan gibi naif ruhu ile açıklamalar yapıyor. 

Bir şey çıktı mı? Çıktı. Çıkan şey bizi mutlu etti mi? Yok. Kıyamıyorum hiç Tarkan’a ama böyle yani.

Aynı Tarkan demiş miydi “Kuzu Kuzu GELİYORUZ” diye. Demedi. Bir anda geldi, hepimizi bitirdi gitti. Hala “bu nasıl giriş” diyorum her dinlediğimde o albümdeki her şarkı için.

Düşün Al Pacino setten fotoğraf atıyor. “Sette ilk gün, inanılmaz bir iş geliyor #baba”

Adamın elleri titriyordu ya sette. Ortaya ne çıktığını, nasıl oynadığını bile bilmiyormuş. Bu yüzden ortaya Micheal Corleone çıktı. 

Zaten bu yüzden de hiç birimiz 30 yaşında böyle bir rol teklifi almadık, çünkü biz bu rol bize geldi diye götümüzü indirene kadar atarlardı bizi filmden. Beni kesin atarlardı sizi bilmem.

Türkiye’de bazı oyuncular audition vermiyor. Bana direkt rolu verirsin ya da vermezsin diyor. Çünkü setten fotoğraf…

Tolkien ilk elfçe kelimesini yazıyor, sonra onunla hikaye paylaşıyor. “Yeni bir dil, yeni bir orta dünya projesi.. çok heyecan” 

Olmuyor di mi. Olmaz. 

Elfçeye gerek yok ya, ben rabbit kelimesinden ilham alıp hobbit diye bir ırk yazacağım ve bunu dünya ile paylaşmak için kitapların bitmesini bekleyeceğim. İMKANSIZ. 

Yine bu yüzden ben elfçe yazamıyorum, sadece q klavye.

Bir sayfa paylaşılmış mesela, her yer bulurlu, tek dize görünüyor. 

"mama just killed a man,”

Altında yorum; “benim için çok özel bir yerden gelen, kalbimi açtığım bir şarkı… sabırsızlanıyorum”  Freddie bunu yapar mıydı. ASLA. Gülben yapar mıydı, kesin.

Şimdi dersiniz o zaman dünya kapalıydı bu kadar bağlı değildi bir birine, sesini duyurabileceğin platform yoktu diye. 

Ondan değil abi yapan yine yapardı. Yapıyorlar. Yapanlardan da bişi çıkmıyor.

Cem Yılmaz yazdığı her şeyi koyuyor. Yazıcam, yazıyorum, yazarken viski içiyorum, yazdım, bak bunlar oyuncular, okuyorum, okuma provası yapıyorum, çekiyorum, çektim. Çıkan sonuç? Peh…

Bunun yanında yaratım süreci paylaşılmayan işlere bakalım; Ölümlü Dünya, Kurak Günler, Ezhel “geceler”, Simge “Yankı”, Serdar Ortaç “Mesafe”, Aşk-Memnu, Her şey çok güzel olacak, Aile Arasında…

Bu tespite göre mesela Gülse Birsel’in yeni filmi de tırt olacak gibi çünkü çok paylaşım var. Bekleyip göreceğiz.
Simge’nin burada ne işi var diyorsanız çok yazık size onu da ayrıca belirtmem lazım. O kıza gereken değerin verilmesi gerekiyor hele ki Gülşen’imin piyasada çok görünmediği şu günlerde.

İyi şeyler yaratılırken iyi olduğundan korkup; süreçte paylaşacak kadar kendine güvenememek, ama sesini duyurmadan da uyuyamamak, sonunda daha fazla içinde tutamadan gözün kapalı dünyaya vermek lazım sanırım.

Yıldız Tilbe’ye sormuşlar;

- Bestelediğiniz ama hiç duymadığımız bir şarkınız var mı?

- Var, sonradan okuyunca kimsenin canını bu kadar acıtmaya hakkım yok diye düşündüm. Sandığa kilitledim.


obaaa….

Yorumlar

Popüler Yayınlar